Tarihçe – Ekonomi 101 https://ekonomi101.net Ekonomi Makaleleri ve Haberleri Sat, 30 Apr 2022 22:11:48 +0000 tr hourly 1 https://wordpress.org/?v=6.2.2 https://i0.wp.com/ekonomi101.net/wp-content/uploads/2021/05/cropped-icon.png?fit=32%2C32&ssl=1 Tarihçe – Ekonomi 101 https://ekonomi101.net 32 32 186849173 2001 Ekonomik Krizi Sebepleri ve Sonuçları https://ekonomi101.net/2001-ekonomik-krizi-sebepleri-ve-sonuclari/ https://ekonomi101.net/2001-ekonomik-krizi-sebepleri-ve-sonuclari/#respond Thu, 21 Oct 2021 14:10:27 +0000 https://ekonomi101.net/?p=2814 2001-ekonomik-krizi

2001 Ekonomik Krizi Sebepleri ve Sonuçları

Kara Çarşamba olarak bilinen 2001 ekonomik krizi Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük ekonomik krizi olarak tarihe adını yazdırmıştır.

Ekonomi 101

]]>
2001-ekonomik-krizi

2001 Ekonomik Krizi Sebepleri ve Sonuçları

Kara Çarşamba olarak bilinen 2001 ekonomik krizi Türkiye Cumhuriyeti tarihinin en büyük ekonomik krizi olarak tarihe adını yazdırmıştır. Ülke içerisinde binlerce kişinin işsiz kalmasına, binlerce iş yerinin kapanmasına ve orta vadeli süreç içerisinde ülke durumunun ciddi anlamda değişmesi ile sonuçlanmıştır.

2001 ekonomik krizi

Yüksek faiz oranları, yurtiçi sermaye çıkışı ve politik iktidarsızlık başta olacak şekilde 1998 yılında yaşanan Rusya krizi ile birlikte 1999 yılında gerçekleşen Marmara Depremi bu krizin yaşanmasına başlıca sebep olan etkenlerdir. İşte, tarihe çok ciddi şekilde adını yazdırmayı başarmış o krizin nedenleri ve sonuçları;

Yurtiçi Sermaye Çıkışı

Yurtiçi sermaye çıkışları krizin başlıca sebepleri arasında yer almaktadır. Piyasa kontrolünün sağlanamaması ile birlikte yatırımcıların güveninin kaybolması ve panik ortamı oluşmuş oldu. Özellikle Kasım 2000 ve Eylül 2001 tarihleri arasında ülke içerisinden çok ciddi sermaye çıkışları gerçekleşmişti.

Yurtiçi Sermaye Çıkışı Sonuçları

Yatırımcıların yaşamış olduğu güven kaybı ve oluşan panik ortamı sebepleri ile yurt içerisinde hız kazanan ve ciddi oranda artış gösteren sermaye çıkışları sebebi ile Türkiye Cumhuriyeti genelinde bütçe açıkları finanse edilemedi. Bunun sonucunda ise şirketler teker teker battı.

Yüksek Faiz Oranları

Sürekli olarak artış gösteren faiz oranları krizin başlıca sebepleri arasında yer almakta olan bir diğer önemli sebeptir. Yatırımcıların paniğe kapılmış olması, sermaye çıkışları ve siyasi iktidarsızlık sebepleri ile faiz oranları ciddi oranda artış göstermiştir.

Yüksek Faiz Oranları Sonuçları

Yükselen faiz oranları sebebi ile bankacılık sisteminin kredi fonlama sorunları yaşaması, merkez bankasının yüksek faiz sebebi ile bütçe açıklarını finanse edememesi ve bankaların yüksek faiz oranları sebebi ile tahvillere yatırım yapıyor olması faiz oranlarının yükselmesine etki eden sebepler arasında yer almaktadır.

2001 krizi

1998 Rusya Krizi ve 1999 Marmara Depremi

1998 Rusya krizi ve kısmi Doğu Asya krizi de yükselmekte olan ekonomilere sermaye akımlarının yavaşlaması sebep olduğu için Türkiye Cumhuriyeti ekonomisine olumsuz etki göstermiştir. Ayrıca, 1999 yılında gerçekleşen Marmara Depremi de ekonomiye ciddi oranda olumsuz etki yapmıştır.

1998 Rusya Krizi ve 1999 Marmara Depremi Sonuçları

Her ne kadar Doğu Asya krizi, Türkiye Cumhuriyeti ekonomisini ciddi anlamda etkilememiş olsa da 1998 yılında Rusya’da gerçekleşen kriz ülke ekonomisi için olumsuz etkilere sebep olmuştur. Bu tarihler içerisinde net sermaye akımının negatif yol izlemesi ve iç borçlanma faizlerinin artması, maliye politikasının büyüme hızında yavaşlama olmasına sebep olmuştur. 1999 yılında gerçekleşen deprem sonrasında ise dış kaynak kullanımı artması ve ekonominin de küçülmesi ile son bulmuştur.

Siyasi Kriz

Bu dönem içerisinde yaşanmakta olan siyasi iktidarsızlık 2001 krizinin en büyük sebepleri arasında yer almaktadır. Özellikle Şubat 2001 tarihinde gerçekleştirilen Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sırasında dönemin Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer’in yine dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e anayasa kitapçığını fırlatması ile buna karşılık olarak sonrasında dönemin Başbakan yardımcısı Hüsamettin Özkan’ın bu sefer anayasa kitapçığını Cumhurbaşkanı Sezer’e fırlatması sonucunda aylar öncesinden sinyalleri verilen krizi tetiklemişti.

Milli Güvenlik Kurulu toplantısı sırasında dönemin Cumhurbaşkanı Sezer ve dönemin başbakanı Bülent Ecevit arasında gerçekleşen gerginlik bir süre sonra söz düellosuna dönüşmüştü. Devlet Denetleme Kurulu, Cumhurbaşkanı Ahmet Necdet Sezer tarafından verilen talimat ile Bankacılık Denetleme ve Düzenleme Kurumunu incelemekteydi. Ecevit, yapılan bu incelemenin rahatsızlığını belirtmiş ve bunun üzerine ise Sezer anayasa tarafından doğan hakkı kullandığını ifade etmişti. Buna bağlı olarak ise Ecevit yasaları bilmemek ile eleştirilmişti. Bu gelişmelerin üzerine tartışma içerisine dahil olan Başbakan yardımcısı Hüsamettin Özkan, ‘’O anayasa’yı bir de biz görelim’’ ifadelerini kullanmış ve bu sözlerin üzerine de Cumhurbaşkanı Sezer, anayasa kitapçığını Özkan ve Ecevit’in masasına fırlatmıştı. Özkan ise aynı şekilde karşılık göstermiş ve anayasa kitapçığını Sezer’e fırlatmıştı.

Siyasi Kriz Sonuçları

Yaşanmış olan bu siyasi gerginlik sonrasında piyasalar yani ülke ekonomisi altüst olmuştur. Borsa, tarihi bir düşüş ile %15 değer kaybetmiş ve 25 Şubat 2021 tarihinde ise gecelik faiz oranı %7500 oranına kadar yükselmişti. Piyasa kontrol edilemez bir hal alırken kamu bankaları ise buna bağlı olarak çok büyük açıklar veriyordu. Bu olayların gerçekleşmesi sonrasında ise hükümet piyasaları kontrol edebilmek adına dalgalı kur rejimi uygulamaya geçmiştir. Bu karar sonucunda Amerika doları 695.000 liradan 900.000 liraya yükselmişti. Vatandaşı etkileyen bu kriz eş zamanlı olarak yatırımcıları da etkilemiş ve bunun sonucunda da ülke içerisinden sermaye çıkışı hızlanmıştı.

kara çarşamba

Şirketlerin Batması

Bütçe açıklarının hiçbir şekilde finanse edilememesi sonucunda reel sektör içerisinde şirketlerin batması ve milyonlarca kişinin işsiz kalması gibi sorunlar ortaya çıkmaya başlamıştı. İşsizlik oranının tavan noktaya ulaştığı ekonomide esnaflar kepenk kapatmış ve protestolar yapmaya başlamıştı.

Bu protestolar içerisinde ise tarihe kazınan olay bir esnaf tarafından dönemin Başbakanı Bülent Ecevit’e yazarkasa fırlatmıştı. Bu olay ayrıca krizin simgesi olarak da bilinmektedir.

Şirketlerin Batması Sonuçları

Ocak ve Eylül ayları içerisinde 14540 şirketin batması ile birlikte işsizliğin tavan yapması hane halkının darboğaza sokulmasına sebep olmuştur. Tüm ülke genelinde azalmakta olan tüketim harcamaları şirketlerin üretimi azaltmasının yanı sıra personel sayısının da azalmasına sebep olmuştu. Bu durum ise mevcut işsizliğin daha fazla artmasını tetiklemişti.

Ekonomi 101

]]>
https://ekonomi101.net/2001-ekonomik-krizi-sebepleri-ve-sonuclari/feed/ 0 2814
Euro Nasıl Yaratıldı? https://ekonomi101.net/euro-nasil-yaratildi/ https://ekonomi101.net/euro-nasil-yaratildi/#respond Sat, 16 Oct 2021 16:53:46 +0000 https://ekonomi101.net/?p=2783 euro-nedir

Euro Nasıl Yaratıldı?

Euro para birimi sadece Avrupa Birliği’ne üye olan ülkelerin resmi parası değildir.

Ekonomi 101

]]>
euro-nedir

Euro Nasıl Yaratıldı?

Ülkeler arasında ticari ilişkileri basitleştirmeyi hedefleyen bu girişimin arkasında Avrupa Birliği üyesi tüm ülkelerin ekonomik refahını yükseltmek ve bunun sonucunda ise Avrupa Birliğine hizmet etme niyeti vardı. Günümüzde 340 milyonluk devasa boyutlarda bir coğrafya da kullanılan ve finansal krizlerde teste tabi tutulan Euro adlı para biriminin başarılı olup olmadığı hala tartışılan bir konu. Avrupa Birliği ortak para birimi olan Euro’nun yirmi iki senelik mazisindeki dönüm noktalarının neler olduğuna hep birlikte göz atalım.

Euro Nedir?

Euro para biriminin ikonu €, kısaltması ise EUR olan para birimi birçok ülkede kullanılmaktadır. Bu ülkeler ise;

  • Slovenya,
  • Yunanistan,
  • Slovakya,
  • Almanya,
  • Portekiz,
  • Avusturya,
  • Malta,
  • Belçika,
  • Lüksemburg,
  • Estonya,
  • Litvanya,
  • Finlandiya,
  • Letonya,
  • Fransa,
  • Güney Kıbrıs,
  • Hollanda,
  • İtalya,
  • İspanya,
  • İrlanda,

olmak üzere 19 Avrupa Birliği üyesi ülke de kullanılmaktadır ve bu ülkelerin resmi para birimleridir. Euro para birimi sadece Avrupa Birliği’ne üye olan ülkelerin resmi parası değildir. Avrupa Birliği’ne üye olmayan Vatikan, Andorra, San Marino ve Monako ülkelerinde de kullanılmaktadır ve bu ülkelerinde resmi para birimleridir. 2013 yılında yapılan araştırmaya göre Euro para birimini tam olarak 334 milyon Avrupalı aktif olarak kullanmaktadır. Günümüzde bu sayı kat ve kat daha fazladır.

Avrupa Birliği tarafından ortak olarak kullanılan Euro resmi olarak 1995 senesinde kullanılmaya başlandı. Euro banknotları ve madeni para birimleri ise 2002 senesinin 1 Ocak tarihinde üretilip kullanıma sürülmüştür. Euro para birimi dünyanın en büyük ikinci rezerv parası olarak bilinmektedir. Ayrıca dünya da en fazla kullanılan ikinci para birimidir. İki konuda da ilk sıra da dolar bulunuyor. Değer bakımından ise Euro’nun toplam değeri en yüksek para birimi olduğunu biliyor muydunuz? Bu konu da ikinci sırayı dolar takip etmektedir.

euro

Ortak Para Birimi Düşüncesi Neden Ortaya Çıktı?

Euro nasıl doğdu sorusunun cevabı tam olarak burada başlıyor. İkinci dünya savaşının ardından tekrardan inşa edilen Avrupa’da 1957 senesinde kurulan Avrupa Ekonomi Birliği, ülkeler arasında malların, sermayenin, hizmetlerin ve işgücünün serbest bir şekilde dolaştığı ortak pazarın oluşması ve bu durum nihayetinde ise siyasi birliğin sağlanması amaçlanıyordu. Tabii tek amaç bu değildi, Avrupa entegrasyonunu da içeren politik kanunlar içinde üye ülkelerin tek para birimiyle yapılan ticareti basitleştirme de vardı.

Eski Almanya başkanı olan Helmut Schmidt ve eski Fransa Cumhurbaşkanı olan Valery Giscard Estaing ortak para biriminin yani Euro’nun fikir sağlayıcıları olarak tanınıyor. 1979 senesinde Avrupa Para Sistemi kurulmuştur. Avrupa Para Sistemi, EMS olarak da bilinmektedir. Kurulumun gerçekleşmesiyle birlikte para birliği için ilk adım atılmış oldu. Avrupa Para Sistemi, üyeliği olan ülkeler arasında ortak kullanılabilinen bir para birimi oluşturmayı istiyordu. Bu politika ile hareket ederek Avrupa Para Birimi’ni hayata geçirdiler. Bu para biri ECU olarak bilinmektedir.

1988 yılında Hanover’de sunulan Delors raporunda kurulumu yapılacak Avrupa Para Enstitüsü’nün Avrupa Merkez Bankasına dönüştürülerek para konusuna yön verilmesi amaçlanıyordu. 1933 senesinde ise yürürlüğe giren dönemimizde Avrupa Birliği’nin kurucu belgesi olarak bilinen Maastricht Anlaşması’nda da bu plan yer almıştır. Bu anlaşma ile ortak para kullanımına geçmesi hedeflenen ülkeler için şartlar belirlenmiştir.

Avrupa Birliği ortak para kullanımı dönemine geçişte genel olarak 3 aşamalı plan öne sürüldü. Öncelikli olarak Avrupa Merkez Bankası sisteminin altyapısı, piyasaya yeni sürülecek olan para birimi mevzuatının geliştirilmesi ile bankacılık sektöründe ve mali piyasa hazırlık aşamalarının yapılması planlanmıştır. İkinci aşa ise para politikasında sadece Avrupa Merkez Bankası’nın söz sahibi olması gerektiğiydi. Yani Avrupa Merkez Bankası yeni para birimi hakkında tek söz sahibi olan yer olacaktı. Son aşama ise madeni paralar ve Euronot’un 2002 senesinde yürürlüğe girmesi ve Euro’nun her yerde milli para olarak kullanılmasıydı. Ayrıca bu iki koşulun yanında bir de diğer para birimlerinin tamamen piyasadan kaldırılması da vardı.

euro nedir

Euro Ne Zaman Kullanılmaya Başlandı?

Avrupa Birliği üyeliği olan ülkelerin maliye ve ekonomi bakanlarının katılmasıyla oluşmuş olan ECOFIN konseyi, 1997 senesinde yaptığı toplantı ile Euro para biriminin banknot olarak ve madeni olarak 2002 senesinde fiilen piyasaya sürülmesine karar verdi. 1988 senesinde Belçika’da buluşan ülkeler, Maastricht Anlaşması’nda kabul edilen şartları yerine getiren dünya ülkelerinin Euro’ya geçeceği konusunda olumlu karara vardılar.

Euro para birimi, 1999 senesinde sadece finansal işlemlerde kullanılabilinmesi için sanal para olarak kullanıma sunuldu. Yani sadece çeklerde, bankalarda ve elektronik para transferi işlemlerinde kullanılabiliyordu. Resmi olarak madeni hali ve banknot halinde 1 Ocak 2002 tarihinde Avrupa Birliği Ülkeleri arasında kullanılmaya başlandı.

Sadece Euro para biriminin geçerliği olduğu toplamda 19 Avrupa Birliği üyesi ülke vardır. Bu 19 ülkenin para politikası, üye ülkelerin merkez bankalarından ve Avrupa Merkez Bankası ile oluşan Euro para birimi sistemi tarafınca yönetilmektedir.

euro tarihçesi

Avrupa Birliği Üyesi Olup Euro’yu Seçmeyen 9 Ülke Hangisidir?

Avrupa Birliği üyeliği olan İsveç, İngiltere ve Danimarka Euro’ya geçmeyi reddettiler. Danimarka ve İngiltere ülkeleri Maastricht Anlaşmasında yer alan çekince sonucu maddesi ile Euro’yu reddettiklerini ilan ettiler. Danimarka’da iki bin senesinde yapılan referandumda halkın yüzde 53’ü Euro para birimine karşı çıkmıştır. İsveç ise 2003 senesinde yaptığı referandum ile halkının yüzde 56’lık kesiminin Euro’yu reddetmesi ile bu para birimini kabul etmedi. Ayrıca Romanya, Bulgaristan, Polonya, Çek Cumhuriyeti, Macaristan ve Hırvatistan’ın şartları yerine getirmesiyle birlikte Avrupa Birliğine girebilmesi umuluyor.

Avrupa Birliği Ülkesi Olmayıp Euro Kullanan Ülkeler Hangileridir?

Vatikan, Andorra, San Marino ve Monako ülkeleri Avrupa Birliği’nde olmamalarına rağmen yaptıkları özel anlaşmalar ile ülkelerinde resmi olarak Euro para birimini kullanmaktadırlar. Ek olarak, Kosova ve Karadağ ülkeleri Avrupa Birliği ile herhangi bir anlaşma yapmadan kendi para birimlerini tedavülden kaldırarak Euro para birimine geçmişlerdir.

euro kullanan ülkeler

Euro Para Biriminin İsmini Kim Bulmuştur?

Tarih ve Fransızca öğretmenliği yapan Germain Pirlot Euro para biriminin isim babasıdır. Şu anda hala hayatta olan Germain Pirlot, 77 yaşındadır ve Belçika’da hayatına devam etmektedir. Kendisi 1995 senesinde Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı olan Jacques Santer’e bir mektup göndererek Euro para biriminin Avrupa Birliği’nin kullanacağı ortak paranın ismi olması gerektiğini teklif etti. Bu sayede 1995 senesinde Avrupa Konseyi tarafından varılan karar ile ortak para biriminin ismi Euro olarak belirlendi.

Ayrıca Euro simgesi olarak bilinen ‘’ işaretinin tasarımcısı Robert Kalina’dır. 1990 senesinde yapılan bir yarışmada “’’ simgesinin tasarımına imzası atan Robert Kalina, Avusturya Merkez Bankası çalışanıdır ve kendisi başarılı bir grafiker olarak bilinmektedir. Euro para biriminin simgesinin oluşmasında en büyük etken Yunanistan’ın alfabesinde yer alan “Epsilon” harfidir. Bu harften ilham alarak Euro simgesinin tasarlanmıştır. Ayrıca bu harfin 35 asır önce Mısır’da kullanılan Mısır hiyerogliflerine kadar tarihi olduğu belirtiliyor.

Ekonomi 101

]]>
https://ekonomi101.net/euro-nasil-yaratildi/feed/ 0 2783
Avrupa Merkez Bankası Kuruluş Tarihçesi https://ekonomi101.net/avrupa-merkez-bankasi-kurulus-tarihcesi/ https://ekonomi101.net/avrupa-merkez-bankasi-kurulus-tarihcesi/#respond Sat, 09 Oct 2021 14:35:27 +0000 https://ekonomi101.net/?p=2751 avrupa-merkez-bankasi

Avrupa Merkez Bankası Kuruluş Tarihçesi

Avrupa Merkez Bankası’nın kuruluşu resmi olarak 1998 yılında Almanya’nın Frankfurt şehrinde yapılmıştır.

Ekonomi 101

]]>
avrupa-merkez-bankasi

Avrupa Merkez Bankası Kuruluş Tarihçesi

Avrupa Birliği Merkez Bankası resmi parası olarak Euro para birimini kullanan tüm ülkelerin para politikasını yönetmekle sorumlu olan dünyanın en önemli bankalarından birisidir. Avrupa Merkez Bankası’nın kuruluşu resmi olarak 1998 yılında Almanya’nın Frankfurt şehrinde yapılmıştır. Avrupa Merkez Bankası’nın esas vazifesi, Euro para biriminin alım gücünü korumaktır.

Euro para birimi kullanılan tüm bölgelerde fiyat istikrarını korumakla da yükümlüdürler. 2011 senesinden bu yana başkanlığını İtalyan ve Ekonomist adam Mario Draghi üstlenmektedir. Bu banka Avrupa Para Birimi’nde üyeliği olan ülkeler için ortak bir para otoritesi görevini görmektedir. 1988 senesinde para birliği ve Avrupa ekonomisi kapsamında kuruluş temelleri atışmıştır. Ana merkezi Almanya’nın Frankfurt şehrinde bulunmaktadır. Tam olarak Euro kulesi olarak adlandırılan yerdedir.

avrupa merkez bankası

Avrupa Merkez Bankasının esas işi ve ana görevleri 1992 senesinde imzalanan Maastricht Anlaşması’nda çeşitli maddelerle düzenlenmiştir. Düzgün ve verimli bir ticaret için Avrupa Merkez Bankası siyasi olaylardan tamamen bağımsız bir şekilde çalışması gerekmektedir. Bankacılık sisteminin bir ekonomide para arzının düzenlenmesi konusundan sorumlu bir kurumdur. Ayrıca Euro para birimine bağlı tüm ülkelerin para denetiminden de sorumludur. Euro para birimini kullanımında tüm Avrupa Birliği ülkeleri kendi öz iradeleriyle tercihlerini yapmışlardır. Avrupa Birliği üyesi olan ülkeler tek para biriminin kullanılması konusunda ortak para politikası amacıyla Avrupa Merkez Bankası’nı kurmuşlardır. Bu sistemin içerisinde bütün üye devletlerin milli merkez bankaları ve yeni kurulmuş olan Avrupa Merkez Bankası bulunmaktadır.

Ayrıca Avrupa Birliği’ne üye olan bazı ülkeler bu para birliğine katılmamışlardır. Merkez Bankalarının görevlerinin birçoğunu Avrupa Merkez Bankası icra etmektedir. Avrupa Merkez Bankası’nın asıl amacı fiyat istikrarını korumaktır. Avrupa sistemi içerisindeki ekonomik politikaları destekleme zorunluluğu vardır.

Avrupa içerisinde çıkan bazı savaşların ardından 1951 senesinde Avrupa Kömür ve Çelik Birliği’nin kurulmasıyla birlikte yepyeni bir dönem başlamıştır. 1957 senesinde yapılan Roma Antlaşması’nın Avrupa entegrasyonu yolunda yapması gereken bir işi daha vardı. O dönemdeki hedefleri ise ortak tarım pazarı ve sendikaydı. Ancak para birliğinin sağlanması için bu durum gerekli görülmedi.

avrupa merkez bankası tarihi

O dönemlerin Avrupa Ekonomik Topluluğu’nun üye olan ülkelerinin milli merkez bankalarıyla beraber hareket etmeleri için ilk adım 1964 senesinde kurulan yönetim komitesi ile atılmıştır. Avrupa Para Birliği tarihi 1970 senesinde Werner Projesi ile hayata geçmiştir. Werner Projesi Avrupa Para Birliği’nin kurulması için ilk adımdır.

1972 senesinde birkaç Avrupa devletleri arasında Avrupa Döviz Kuru Projesi başlamıştır. Üst seviye olarak yüzde 2.25’lik bir oran belirtilmiştir. 1979 senesinde ise Avrupa para sistemi ile ilgili olan sorunlar bir çözüme kavuşmuştur. Bu çözümler sonucunda Avrupa Birliği parasal birlik için gerekli adımları atmaya başlamıştır.

Bu aşamada dalgalanmalar için bant genişliği sistemi kurulmuştur. Merkez bankaları bu duruma müdahale ederek döviz kurlarını ve döviz piyasasını yedeklemek zorunda kalmışlardır. Avrupa para birliği için bağlılık para birliğine kabul olunmak için sadece ön şartlardan birisiydi. Tabii günümüzde görüldüğü üzere para birliğinin kurulması ile bu koşulun geçersiz kılınmasına karar verilmiştir.

Avrupa Merkez Bankası 1980 ve 1999 yılları arasında tek tip Avrupa senedi, parasal birliği amaçlayarak ve parasal konular da Avrupa Birliği’nin sorumluluğu altına girmiştir. 1989 senesinde, o dönemlerin komisyon başkanlığını yapan Jacques Delors, Avrupa Ekonomik ve Parasal Birliği esasına dayalı bir proje sunmuştur.

avrupa merkez bankası kuruluşu

1991 senesinde ise politik birlik ve beraberliğin oluşmasıyla bir hükümet konferansında, para birliği olması için Avrupa Ekonomik Topluluğu anlaşmasının değişmesiyle beraber kurumsal bir yapı olmuştur. Avrupa Merkez Bankası ve Merkez Bankaları Enstitüsünün yöneticiliği, Avrupa Para Değeri Kurulu’nun tüzüğünü ilgilendiren protokol, 1992 senesinde Avrupa Birliği antlaşmasında olumlu sonucu varılarak imzalandı. 1994 senesinde Avrupa Enstitüsünün kurulmasıyla birlikte, para birliğinin diğer evresi başlamıştır. Bu kurulan Enstitünün ana vazifesi, tek para biriminin uygulanması için ulusal merkez bankaları ilişkilerini ve iş birliğinin güçlendirilmesiydi.

Anlayacağınız üzere Avrupa Merkez Bankası’nın kurulması hiç de kolay olmadı. Neyse ki yaşanan birçok olayı ardında bırakarak Avrupa Merkez Bankası, Avrupa Birliği üyeliği olan ülkeler tarafınca kurulmayı başarmıştır. Ayrıca Avrupa Merkez Bankası kuruluşu 1 Haziran 1998 senesinde gerçekleşmiştir. Avrupa Enstitüsünün ana hedefi bu sayede gerçekleşmiştir. Avrupa Merkez Bankası kısa sürede para politikası stratejisini belirlemiştir. Bu stratejinin en büyük amaçlarından birisi de Euro para birimine güven otoritesini sağlamaktı.

1999 senesinde ise son bir aşama ile Avrupa Birliği ülkelerinde geçerli olan tek para politikasını yürürlüğe girmesini sağlamıştır. 2002 senesinde Euro resmi olarak ortak para birimi oldu. 1998 senesinde Win Duisenberg, Avrupa Merkez Bankası’nın başkanlığını yapan Fransız asıllı Jean-Claude Trichet’e rakip çıktı.

avrupa merkez bankası kuruluş tarihi

Avrupa Merkez Bankası 2003 senesinde, zihinsel sorunu olan bir kişi tarafından tehdit aldı. Tehdit eden kişi Avrupa Merkez Bankası binasına uçakla saldıracağını beyan etti. Tehdidin ardından Avrupa Merkez Bankası binası tamamen boşaltıldı. Ancak bu tehdidin bir süre sonra asılsız olduğu ortaya çıktı. Neyse ki bu tiyatro tamamen kazasız bir şekilde bitti.

2003 yılında 68 yaşında olan AMB başkanı Win Duisenberg istifasını beyan etti. Avrupa Birliği maliye bakanları Win Duisenberg’in istifa talebine ret cevabını verdi. 2003 senesinin mayıs ayına kadar görevine devam etmelerini istediler. Mayıs ayında Avrupa Merkez Bankası başkanlığından resmi olarak istifa etti. İstifasının sonucunda rakibi olan Jean Claude Trichet başkanlığa geldi. 2003 senesinden 2011 senesine kadar Jean Claude Trichet Avrupa Merkez Bankası’nın başkanlığını yaptı. Ardından 1 Kasım 2011 tarihinde Mario Draghi başkanlığa geldi.

Avrupa Merkez Bankası Para Politikası Araçları

Avrupa birliğinin ortak para politikasını sürdürebilmek adına Açık Piyasa İşlemleri, Munzam Karşılıklar ve Kredi Kolaylıkları gibi para politikası araçları güncel olarak kullanımı devam etmektedir. Avrupa Merkez Bankası tarafınca yapılan para politikası faaliyetlerinde ikinci ve birinci sınıf teminatlar kullanılmaktadır. Avrupa Merkez Bankası’na göre para politikasının esas aracı Açık Piyasa İşlemleri (API)’dir. Açık Piyasa İşlemleri, genel anlamda faiz oranlarının yönlendirilmesi ve likidite ihtiyacın düzenlenmesi amacıyla kullanılmaktadır. Avrupa Merkez Bankası tarafından uygulanan para politikasının 2. aracı ise, Marjinal Kredi İmkanları ile Mevduat (MKİM)’ın sağladığı imkanlardan oluşan Merkez Bankası imkanlarıdır.

avrupa merkez bankası nasıl kuruldu

Ticari bankalara kıyasla merkez bankalarının istekleri doğrultusunda kullanılabilinen, merkez bankası finansman kolaylıkları olup, piyasa faiz oranlarının miktarı üzerindeki Kredi Kolaklıkları ile piyasa oranlarına yakın ya da biraz altında olan mevduat kolaylıklarıdır. Bu durumu Lombard kredisine benzetebilirsiniz. Esas niyeti bankaların geçici olarak likidite ihtiyaçlarını karşılamaktır.

Avrupa Merkez Bankası Organları

Parasal birliğe katılan ülkelerin Merkez Bankası nihai organlardır. Ulusal Merkez Bankaları herhangi bir hükümetin talimatını uyamaz. Ayrıca sadece Avrupa Merkez Bankası’na bağlı olmaları gereklidir. Avrupa Merkez Bankası ve Ulusal Merkez Bankaları bir araya gelerek “AMBS”yi oluşturmuşlardır. Yani Avrupa Merkez Bankaları Sistemini kurmuşlardır. Bu sistemin üzerinde hiçbir hükümetin sözü geçerli değildir. Tamamen bağımsızdır. Fakat tek para sistemine katılmayan ülkeler için Avrupa Merkez Bankaları Sistemi’nde özel bir bölüm var olmaktadır. Bu ülkelerin Ulusal Merkez Bankaları kendi para politikalarını sürdürmekte serbesttirler. Tek para sisteminde yürürlükte olan kararlar bu ülkeler için kullanılmamaktadır. Ayrıca, tek para sisteminde üyeliği olan ülkelere ait Ulusal Merkez Bankaları ile AMB Eurosistem’i oluşturmaktadırlar.

Ekonomi 101

]]>
https://ekonomi101.net/avrupa-merkez-bankasi-kurulus-tarihcesi/feed/ 0 2751
Tarihteki İlk Dolandırıcılık Vakası https://ekonomi101.net/tarihteki-ilk-dolandiricilik-vakasi/ https://ekonomi101.net/tarihteki-ilk-dolandiricilik-vakasi/#respond Fri, 30 Jul 2021 10:59:26 +0000 https://ekonomi101.net/?p=1991 Audit fraud. Handcuffs and money. Economic crime concept.

Tarihteki İlk Dolandırıcılık Vakası

Günümüzde büyük bir sorun haline gelmiş dolandırıcılık vakaları artmaya devam ederken hiç tarihteki ilk dolandırıcılık vakası hakkında bir araştırma yapmış mıydınız?

Ekonomi 101

]]>
Audit fraud. Handcuffs and money. Economic crime concept.

Tarihteki İlk Dolandırıcılık Vakası

Günümüzde büyük bir sorun haline gelmiş dolandırıcılık vakaları artmaya devam ederken hiç tarihteki ilk dolandırıcılık vakası hakkında bir araştırma yapmış mıydınız? Eğer ki cevabınız hayır ise oldukça ilgi çeken ve dünya tarihinde dolandırıcılığın ilk vakası olarak bilinen Hegestratos hakkındaki şu bilgilere bakalım.

Tarihe doğru bir yolculuk yapmak gerekirse ve bu yolculuk süreci içerisinde tarihin ilk dolandırıcılık vakası hakkında bahsetmek gerekirse milattan önce 300’lü yıllara gidilmesi gerekiyor. Tarihin ilk dolandırıcısı, Hegestratos adında bir Yunan vatandaşıydı ve ilk vakasını İtalya’nın Sicilya bölgesinde gerçekleştirmişti. Tarihin ilk dolandırıcılık olayı gerçekleştirilen bu bölgede Arşimet’in de yaşadığı biliniyor.

tarihteki ilk dolandırıcılık vakası

Hegestratos, dönemin en ünlü deniz tüccarları arasında yer alan bir isimdi ve resmi olarak taşımacılık işleri yaptığı bilinmekte. Fakat dönemin ticaret hacminin oldukça düşük olması ve girişimci bireylerinde oldukça az olması sebebi ile bu şahıs mal alım-satım işlemlerine de girişiyor. Belirli bir süreç sonrasında bu monoton işlemlerden canı sıkılıyor ve yeni bir düzenbazlık girişiminde bulunmayı düşünüyor.

Her ne kadar ticaret hacmi o dönem az olsa da gemi ticaret işleri oldukça fazlaydı ve dolandırıcı şahıs deniz tüccarlığı yapmaktaydı. Hegestratos, o dönemlerde Syracuse’den Atina’ya mal taşıyordu ve taşımakta olduğu bu mal ise ekmek için kullanılan buğdaydı.

dolandırıcı

Bu şahıs, rutin işlerinin yanı sıra nadir olarak gerçekleştirilen bazı anlaşmaları da yapıyordu. Taşımakta olduğu buğdayları limandan çıkartmadan önce orada yer alan bankacılardan birisi ile sigorta poliçesi düzenliyordu. Eğer ki taşımakta olduğu mallar bir sıkıntı olmaksızın götürülecek yere ulaşıyor ise hiçbir sıkıntı olmayacaktı fakat Hegestratos sigorta primini bu durumda ödemiş olacaktı. Tabii ki olası kötü senaryolarda ise malların başına bir şey gelmesi durumunda taşınmakta olan mal bedeli Hegestratos’a ödenecekti. Şahıs, bu bilginin farkına vardıktan sonra gemiyi yüklemeden batırma planı yapıyor. Eğer ki bu plan kusursuz olarak işler ise kendisi hem poliçe bedelini hem de taşımakta olduğu mal bedelini sigortadan alacaktı. İlk başta çok mantıklı gibi görünen bu planı devreye soktu.

Gemi boş şekilde yola çıktıktan ve rotasının yarısına ulaştığı zaman Hegestratos geminin alt kısmına inerek bir delik açmayı deniyor. Bu uğraşları sırasında çok fazla ses çıkartması ile dikkatleri üzerine çeken bu şahıs bu girişimi sonrasında diğer gemiler ve gemiciler tarafından sıkıştırılıyor. Bu olayın üzerine ise Hegestratos korku içerisine giriyor ve denize atlıyor. Sonrasında ise şahıs boğuluyor.

tarihteki ilk dolandırıcılık

Hegestratos, bu planı tek başına yürütemeyeceği için ulaşacağı limanda kendisine bir ortak bulmuştu ve bu ortağı limanda her türlü durum için pusuda bekliyordu. Bu şahıs da bulunduğu konumda planın yolunda gitmediğini anlıyor ve kaçma girişiminde bulunuyor. Tabii kaçmayı başaramayan bu şahıs buğdayların sahibi firma tarafından yakalanıyor ve bu süreç içerisinde eziyet görüyor.

Kısaca, tarihin bilinen ilk dolandırıcılık vakası girişimi başarı ile sonuçlanamıyor ve ciddi bir başarısızlık olarak da tarihe yazılıyor.

Ekonomi 101

]]>
https://ekonomi101.net/tarihteki-ilk-dolandiricilik-vakasi/feed/ 0 1991